banner102

Geçtiğimiz hafta televizyon programında "Çocuklarda Allah inancını işledim." konumu sizlerle sayfam boyutlarında işlemeye çalışacağım.

Öncelikle çocuk Allah tarafından bir aileye verilen en güzel bir hediyedir. Fakat şu da unutulmamalıdır ki Allah bazı ailelere çocuk verdiği gibi bazı ailelerede çocuk nasip etmez. Bu aileler kesinlike üzülmemeli ve hallerine sabır ederek isyan etmemeye gayret etmelidir.Kendilerine çocuk nasip edilmeyen aileler çocuk sevgisini tatmak isterlerse İslamın müsade ettiği tıbbı yollara başvurarak örnek olarak tüp bebek gibi çocuk sahibi olmaya gayret edebilirler. İnşaallah nasip olur.

Burada şuna da dikkat etmeye çalışacağım ülkem geneli çoğu ailede çocuk sahibi olamadıklarına şahit olmaktayız. Anladığım kadarıyla bu boyutlarda ülke geneli çocuk sahibi olunamaması biraz da yediğimiz içtiğimiz işlerlede ilgili olmalıdır. şöyle ki yediğimiz içtiğimiz fabrikasyon mamuller insanın üremesi üzerine içerisinde ki katkı maddelerden dolayı sebebiyet verebilir. Çünkü fabrikasyon mamullerde kullanılan katkı maddelerinin insanın üremesi üzerinde olumsuz etki yaptığı yapılan çalışmalarda ortaya çıkmış durumdadır. Bundan dolayı insanımızı kadın erkek fabrikasyon mamulllerinden tüketmekte biraz dikkatli olunmalı ve imkanla varsa hiç tüketmemeye yada imkan dahilinde en az tüketmeye gayret edilmelidir. İmkanlar ölçüsünde toprak hayvansal ve ağaç kaynaklı ürünler tüketilmesi insan bedenine en uygun bir yeme içme faaliyeti olduğu ortaya çıkmış durumdadır.

Allah nasip ettiğinde anne ve babanın çocuğu üzerinde yapacağı ilk iş doğuştan gelen inanma duygusunun körelmemesi için babanın yada eğer annnede çalışıyorsa her ikisinin eve getirdikleri paranın helal olmasına dikkat etmelidir. Çünkü yapılan bilimsel çalışmalarda anne karnında ki bebeğin aldığı gıdanın helal olup olmamasıyla anne karnında ki bebeğinde ahlakının ve inancın kemale erip ermemesiyle irtibatlı olduğu ortaya çıkmış durumdadır. Bundan dolayı eve getirilen paranın kaynağı mutlaka helal olmalıdır. Haram paranın bebeğin boğazından geçmesine asla fırsat verilmemelidir. Burada şunuda yazayım para helal olduktan sonra işin küçük büyük olması o kadar önemli değildir. İster doktor olsun ister simit satıcısı olsun. Her iki meslekte helal olduktan dolayı aralarında rızık olarak herhangi ayrım yoktur.

Burada sorularınızın olduğunu duyar gibiyim. Kadının çalışması meselesi. Güzel dinimizde yaptığım araştırmalardan kadının  yetenekleri doğrultusunda okuyup ülkesine milletine faydalı mesleklerde çalışabilir.Yani Öğretmenlik doktorluk ve hakimlik gibi. Diğer meslek gruplarında da yetenekleri doğrultusunda çalışıp ailesine yardımcı olabilir. Burada şöyle bir durum var kadın çalıştığında kazandığı parayı eşine vermeyebilir. fakat ülkem geneli eşlerin her ikisi çalışıyorsa parayı bir havuzda toplayıp öylece harcama yaptıklarına şahit olmaktayız.

Kadın ister çalışsın ister çalışmasın asıl görevinin eşine ve çocuğuna karşı görevlerinde ihmal etmemesi lazım gelmektedir. 

Kadının evde eşine ve çocuklarına karşı görevlerini yerine getirmesi biraz da onun maddi olarak desteklenmesiylede doğru orantılıdır. Bundan dolayı hiç vakit geçirmeden kaynaklar oluşturulup kadının maaşa bağlanması aileyi koruma adına güzel bir adım olacaktır. Bu durumda kadın yarın çocuğumu ne yiyecek ne giyecek diye bir telaş yaşamadan kendini tamamen eşine ve evlatlarına adıyacaktır. Burada şunu da yazayım kadının her şart altında çalışma hayatına katılması iradesi  biraz sıkıntılı diye düşünmekteyim. Sanki kadınlarımız aile sıcaklığından uzaklaştırılıp asli vazifesini imhal etmeye sebebiyet verilmesi söz konusu olabilir. Tabiki  kadın yetenekleri doğrultusunda okuyup üretime katkıda bulunabilir. Fakat bu irade amaç olmamalıdır.  Burada ki amaç kadının elinin güçlendirilmesi ve onu sokaktan uzaklaştırıp aile sıcaklığında kalıp gerek eşine ve  gerekse evlatlarına karşı görevlerini yerine getirmede kendilerine yardımcı olunması lazım gelmektedir.

Çalışan kadınların en önemli bir zorluğu da çocuklarının çalışma saatlerinde kendilerine verilmesi lazım gelen bilgilerin verilememisidir. İşte asıl sorun burada. Çünkü kadın çalıştığında çocuğun günde en az sekiz saat annesinden uzakta kalmaktadır. Bu da çocuğun kazanması lazım gelen davranışların kazandırılmasında sorunlar ortaya çıkartmaktadır. İşte burada kreşlerin fonksiyonu ortaya çıkmaktadır. Peki bu durumda ne diyelim kreşlerimizi daha donanımlı olarak kurup hizmet etmelerini sağlamamız lazım gelmektedir.

Anne ve baba çocuğuna Allah sevgisini vermek için mutlaka çocuğuna sevdirmeye çalışmalıdır. Asla çocuğa Allah yakar Allah anne ve babanı alır gibi çocuğu Allahtan soğutacak ve Allah muhafaza zamanla Allah inancını tamamen ortadan kalkması sözkonusu olabilir. Ondan dolayı çocuğa her daim Allahın bizleri sevdiği Allah bizleri her daim görüp gözettiği ve Allah bizleri anne babamıza emanet ettiğini söyleyerek Allah inancı güçlendirilmesi lazım gelmektedir. Bakın sakın olarak Allah ile korkutmayın. Bakınız geçenlerde okuduğum bir kitapta yazar aynen şöyle  yazmaktadır." Eğer bir çocukta Allah inancını tamamen ortadan kaldırmak istiyorsanız çocuklara her daim Allahın bizleri yakacağını anne ve babalarımızı elimizden alacağı gibi tanımlarla Allah inancı ortadan kaldırılabilir " diye yazmaktaydı.

Helal para kazanmaya çalıştıktan sonra anne ve babanın en önemli görevi çocuğuna ihtiyaç duyduğu dini vazifelerini öğretmeye çalışması lazım gelmektedir. Örnek olarak abdest namaz sadaka vb. gibi diğer İslami görevlerinin kavratılması lazım gelmektedir. Burada şuda unutulmamalıdır anne ve baba çocuklarına bir görevi kavratacakları zaman mutlaka en önce kendileri çocuklarının karşısında onlara örnek olma adına yapmaları lazım gelmektedir. örnek vereyim çocuğa namazı zorunlu tuttuğunuzda kendiniz kılması lazım gelmekte ki onlarda zorlanmasın ve nefislerine ağır gelmesin. Ondan dolayı en iyi terbiyeci çocuğuna örnek olan anne ve babadır.

Ayrıca anne ve baba çocuğunu camiye getirerek çocukların cami geleneğini öğrenmesi teşvik edilmelidir. Çünkü çocuk ergenliğe girdikten sonra camide kılınması lazım gelen cuma namazı gibi ibadetlerde camiye gitmekte zorlanmasınlar. Mümkün olduğunca çocuğumuzı camiye getirip  camilere alıştırılması lazım gelmektedir.

Çocuk ergenliğe girdiğinde yada girmeden bir müddet önce anne kızına babada oğluna ergenliği anlatması anne ve babaların görevleri arasındadır. Eğer bu görev yerine gitirilmemesi durumunda çocuk bir daha bu ilimleri öğrenmesi imkansız hale gelecektir. Çünkü ya utanacak yada aklına gelmeyecek. Bundan dolayı Nizamettin hocanız iki üç ayda bir gerek makalemde gerekse televizyon programlarında ergenliği işlemeye çalışmaktayım. konu önemlidir ve asla ihmal edilmemelidir. Bundan dolayı bu bilgi ya anne ve baba tarafından verilmeli yada bir hocaya gönderilerek bu bilgi evlatlarımıza verillmeye gayret göstermemiz lazım gelmektedir.

Çocuk yetişkinliğe ulaşınca ona bu durumda toplumsal görevlerin anlatılması lazım gelmektedir. Yani aile olmanın önemi eşlerin birbirlerine karşı görevleri çocuk yetiştirmek ve zekat gibi bilgiler verilmeye çalışılması lazım gelmektedir.

Anne ve babalar çocuklarına vermesi lazım gelmekte olan diğer bir görevde ailesine akrabalarına komşularına ve topluma karşı görevlerinin verilmesi lazım gelmektedir.

Anne ve babaların çocuğuna karşı vermesi lazım gelen en önemli bilgilerden biri de İslamın emirlerini anlatmak ve yasaklarından kaçınılması lazım geldiği insanlara anlatılması lazım geldiği kavratılmalıdır. Ki bu bilgi inananların en önemli görevi olduğu kavratılması lazım gelmektedir.

Anne ve baba evladına kazandırması lazım gelen Allah inancının artması adına bir diğer görevde çocuğun İslami ve bilimsel kitap okuma alışkanlığı kazanmasıdır. Çünkü bir nesilin kitap olmadan yetiştirilmesi mümkün değildir de ondan.

Çok şükür. Hayırlı evlat. Baş tacı. Yoksa biraz sabır...

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner90