Bir eğitim öğretim yılına daha girmiş bulunmaktayız. Rabbimden kazasız ve belasız başarılı bir dönem geçirmemizi niyaz ederim.
Geçen hafta ki televizyon programında okulların açılması münasebetiyle eğitimi misafirimle işledim. Misafirim eğitimci Öğ Der Başkanı Mehmet KURT Hocamdı. Güzel bir program oldu.
Eğitim bir milletin en önemli görevleri arasındadır. Toplumlar nesillerini en güzel bir şekilde yetiştirmesi lazım gelmektedir.Eğitim anayasamızın garantisi altındadır. Bundan dolayı devletimiz nesillerimizi en güzel bir şekilde yetiştirmesi lazım gelmektedir.
Milli Eğitimin temel amacı çocuklarımızı milli ve dini yetiştirmesidir. Fakat burada ki sorun adı Milli olupta çocuklarımızın yetişmesinde bir takım sorunlar yaşamaktayız. Sorun şu Ülkemizin yöneticilerinden bazıları 1948 yılında Amerikayla bir anlaşma yapar. Bu anlaşma gereği ülkem geneli artık eğitim kurumlarında Amerikancı bir eğitim programına geçmiş olduyduk. Sıkıntı buradan kaynaklanmakta Amerikancı eğitim bu milletin evlatlarının DOKULARINA UYMADI DA ONDAN. BU MİLLETİN EVLATLARI GENLERİNDE iSLAMİ BİR YAPI VARKEN AMERİKANCI EĞİTİM MODELİNDEN DOLAYI ÇOCUKLARIMIZ İKİ EĞİM MODELİ ARASINDA SIKIŞTI VE BENLİKLERİNİ KAYBETMEYE BAŞLADI. Ondan olacak vakit geçirmeden bu modelden geleceğimizi kurtarmamız adına vazgeçmemiz lazım gelmektedir. Bakınız o anlaşmayı imzalayan İsmet İNÖNÜ'DE daha sonra hatıralarında bu anlaşmayla geleceğimiz kaybetmekle karşı karşıya olacağımızdan vicdanının sızladığını ve pişman olduğunu yazmaktadır. Bakınız bu Milli Eğitim kademelerinde çocuklarımızı bu çarklara aldığımızda bu kademelerden mezun olduklarında ne inanç ne ahlak ne yetenek ortada hiçbir şey kalmadan hayata gitmektedirler. Nesillerimiz heba olmaktadır.
Öncelikle çocuklarımız kurtarmak ve nesillerimizi hayırla geleceğe gönderebilmemiz için vakit geçirmeden bu anlaşmayı ortadan kaldırmalıyız. Çocuklarımızı Amerikancı yıpratıcı eğitimden
Okullarımızda milli bir eğitime geçmemiz geleceğimiz açısından çok gereklidir. Eğitimin tüm kademelerinde hiç vakit geçirmeden milli bir eğitime geçmemiz lazımdır. Bu ne idüğü belli olmayan eğitim modelinden vaz geçmemiz lazım gelmektedir. Bakınız bu ne idüğü belli olmayan eğitim çarkında çocuklarımız bu kademlerden tüm değerlerini kaybetmekte ve sonuçta tüm değerlerinden uzaklaşmış olarak mezun olmaktadır. Bundan dolayı devletimiz bu anlaşmayı iptal edip çöpe atmalıdır.
Size bir örnek vereceğim iş ne boyutlarda daha güzel anlayacaksınız. Gelişmiş ülkelerin hiçbirinde ilkokulda temel dersler yokken bizlerin ilkokulumda daha ikinci üçüncü sınıfta temel dersler konulmaktadır. Bunu gelişmiş ülkeler çocuklarının yeteneklerini ve duygusallıklarını korumak için yapmaktadır. Bizler daha birileri dedi diye ilkokula bu temel dersler konularak yetenekleri ve sosyalleşmeleri parçalanmaya çalışılmaktadır. Adamla ne kadar da ince bir şekilde bizlerin çocuklarımızı bozmaya çalışmakta daha iyi anlaşılmaktadır.
Bir başka örnek gelişmiş ülkelerin hiçbirinde günde beş dersten daha fazla ders koymamaktalar. İşin tufalığı bu ki bizlerin ülkesinde bazı okullarımızda günde on ders bazı okullarımızda sekiz ders var. Bu işin sonucu olarak çocuklarımızı daha erken dönemlerde hayatlarından bezmesine sebebiyet vermiş olmaktayız. Çocuklarımız üniversiteye geldiklerinde hayatlarından bezmiş olarak mezun olup hayata gidiyorlar ama heba olmuş olarak hayatta çırpınmaktalar.
Üniversitelerimizde ayrı bir sorun. Bu okullarımızda milli bir eğitim uygulanmakta olmadığından kimlik sorunu yaşamaya başlarlar. Bundan dolayı üniversitelerimizde okuyup mezun olan çocuklarımız tüm değerlerinden uzak olarak görev alır ama sonuç ne olur görevlerinde bir sürü sıkıntı ortaya çıkar.
Burada velilere de bir kaç sözüm var. Velilerimiz çocuklarının tüm takibini yapması evlatlarını korumaları adına elzemdir. Çocuklarının derslerini takip edecekler arkadaşlarını takip edecekler ve en önemlisi de sosyal medya hareketlerini takip etmeleri evlatlarını kaybetmemeleri için çok gereklidir. Bakınız bir örnek vereceğim konum daha iyi anlaşılacaktır. Bir anneden bahsetmek isterim . Bu annemiz kızı liseye başlamış. Okul başladıktan sonra birkaç ay sonra kızında mana verilemeyen bir değişiklik olmaya başlamış. Kızı simsiyah giyinmeye ve odasına kapanıp saatlerce telefon görüşmesi yapmaya başlamış. Bunun üzerine anne okuluna gider ve kızını sorar. Okul idaresi kızı hakkında bir bilgilerinin olmadığını söylediklerinde bunun üzerine anne durumu emniyete taşır. Kızını şikayet eder. Anne kızından korktuğunu ve kendisine yardımcı olmasını ister. Emniyetten arkadaşlar kızının telefonunu alıp teknik takibe başladıklarında sonuç ne olur biliyor musunuz ?' Ben söyleyeyim. Kızı ve arkadaşları o hafta intihar edeceklerdir. Emniyetten arkadaşlar baskın verir ve çocukları alıp ailelerine teslim ederler.
Sosyal medya sıkıntısını daha sonra bir makalem de işlerim inşaallah.
Ülkemiz temiz bir durum arz etmemektedir. Milletimizde gözle görülen bir sıkıntı var. Ondan olacak milletimizin üzerinde geleceğimizi kurtarmamız adına milli bir eğitim politikaları hayata geçirmemiz geleceğimiz kurtarmamız adına lazım gelmektedir.
Yeni eğitim öğretim yılımız tüm insanımıza hayırlı uğurlu olsun...
