Erbakan'ı anlamaya her zamankinden fazla ihtiyacımız olduğunun altını çizen Vahapoğlu, O'nun milleti ve ülkesi için verdiği mücadelenin önemine dikkat çekti.

Vahapoğlu şöyle konuştu:

Ülkemize ve milletimize büyük emekleri geçen, ömrünün tamamını memleket evlatlarının daha iyi yaşamı içine feda eden merhum hocamızın şahadetinin 4. yıldönümü içersinde bulunuyoruz. Herşeyden önce Erbakan Hocamızın verdiği mücadeleyi kimlere karşı ve nasıl verilmiş bir mücadele olduğunu anlamak zorundayız. O, memleket evlatlarının alın terinin, dünyayı sömüren şer güçler (özellikle siyonizm) tarafından sömürülmesine karşı her zaman mücadele vermiştir. Milletimizin tarihin en şerefli milletlerinden birisi olduğunu hep ifade etmiş, bu aziz milletin dünyayı yönetebilecek potansiyelde olduğunu her daim beyan etmiştir. 40 yılı aşkın siyasi mücadelesinin temelinde hep bu önemli prensipler yer tutmuştur. O'nun Yeniden Büyük Türkiye ve Yeni Bir Dünya ideali bu gerekçelerden ortaya çıkmıştır.

Gelinen noktada Erbakan'ın fikir, hedef ve ideallerinin tescillendiğini, zamanın O'nu bir kez daha haklı çıkardığını ifade eden Vahapoğlu, ülkeyi yöneten isimlere de seslenerek kendi program ve hedeflerinin bu noktada revize etmeleri gerektiğini belirtti.

AVRUPA BİRLİĞİ DEĞİL TEK HEDEF İSLAM BİRLİĞİ OLMALI

Vahapoğlu sözlerine şöyle devam etti:

Geldiğimiz noktada Erbakan Hocamızın haklılığı bir kez daha ortaya çıkmıştır. Dünyayı ve ülkemizi sömüren şer güçlerin karanlık emelleri gün yüzüne çıkmış ve hocamızın haklılığını ortaya koymuştur.  O halde ülkemizi yönetenlerin üzerine düşen en önemli görevlerden biri, Erbakan Hocamızın ülkemiz için belirlediği hedeflere gidiş için verdiği yol haritasına sahip çıkmak olmalıdır. İslam Birliği demek olan uluslararası D-8 örgütünün yeniden canlandırılıp aktif hale getirilmesi, İslam Natosu, İslam ortak parası gibi hayati konuların önünün açılması gerekmektedir. Yoksa Erbakan Hocamızı yılda bir kez anmak, ülkemiz için yeterli değildir. Saadet Partisi olarak bizim iktidar sahiplerine karşı en önemli tavsiyemiz 54. Hükümet döneminden gerçekleştirilmiş başarıların yeniden hayata geçirilmesi için o dönem atılan önemli adımların mutlaka hayata geçirilmesi gerekmektedir. 

TEMEL PRENSİP AHLAK VE MANEVİYAT OLMALI

Merhum Erbakan Hocamız, siyaset hayatına atıldığında önce ahlak ve maneviyat prensibinden hareketle işe başlamış ve toplumun ahlaki temeller üzerine oturmadan ayakta kalmasının mümkün olmadığını özellikle vurgulamıştır. Bu ilk ve en önemli prensip, Milli Görüş'ün tüm siyasi programlarında varolagelmiştir. Aslında bugün yaşanan ahlaki ve toplumsal bozulmanın temel sebebi de budur. 

Günümüzde siyasi iktidarlar bu temel noktayı görmezden geldikleri içindir ki, toplum içersinde vicdanları yaralayan menfur olaylar meydana gelmektedir. Siyasi iktidar eğer bu noktadan hareketle atacağı adımları ahlak ve maneviyat prensibine göre düzenlerse yaşanan çirkin olaylar büyük oranda ortadan kalkacaktır.

Bu vesile ile Erbakan Hocamıza Yüce Mevla'dan rahmet diliyor, Sevgili Peygamberimize (Sallahu Aleyhi Vesellem) komşu olmasını Rabbimizden niyaz ediyoruz.