banner102

İngiliz asıllı Amerikan tarihçi yazar Bernard Lewis’in yerinde bir tespiti var şöyle der yazar; demokrasi İngilizce konuşan milletlerin rejimidir. Rejimin bir dil, bir kültür ve bir din meselesi olduğuna işaret eder.

Arap baharının soldurduğu Muhammed Mursi’yi konuşalım bu yazımızda..2012 de Mısır’ın demokratik yollarla başına geçen ilk cumhurbaşkanı olarak 30 temmuzda göreve başlamıştır. Yüzde 51,73 gibi hiçte azımsanmayacak bir halk desteğini de arkasına almıştır 1981 yılından bu yana Mübarek diktasından bunalan, bir soluk olsun arayan Mısır halkının aradığı demokratik liderdir o.

Öyle ki siyasal İslamın kendisi tüm Arap coğrafyasında göstermeye başladığı o yıllarda Mısır halkının sevgilisi olmuştur.. Arap baharı diye başlayan siyasal değişimin, yıkılan dikta rejimlerinin Mısır ayağında o vardır.

Kendi istikbalinde söz sahibi olma temayülünün mısırlıların yüreğine düşürdüğü ilk cemrenin adıdır Mursi..

‘Allah yolunda şehit olarak en büyük gayemizdir’ diyebilen devlet adamının da adıdır aynı zamanda Mursi.. adanmışlığın ve çilenin Mısır’daki hikayesidir de aynı zamanda..

Zindanlar ve kuyular diyarı Mısır’da demokrasi baharı uzun sürmedi.. savunma bakanı Abdulfettah es-sisi tarafından 3 temmuz 2013 de askeri darbeyle devrilip tutuklandı Mursi.. zindanlarda ve mahkeme salonlarında geçen uzun 6 yıl..

Şimdi soruyor insan petrolü olan her kara parçasına paçaları tutuşa tutuşa demokrasi yetiştiren Amerika neden ki 30 yıl sonra kendi demokrasisini onun yardımı olmadan tesis etmiş Mısır’ın yardımına gitmedi?

Mursi ümmetin gözü önünde göz göre göre harcanıp gitti.. dikta rejiminin sarsılmazlığı demir bir zırh gibi sardı kalabalıkları, edilgenlik zehri zerk edildi halkın üzerine..

2014 yılında şöyle dua etmişti Mursi

‘inşallah tutuk evlatlarımdan önce hapisten ayrılmayacağım ve tutuklu kızlarımdan önce evime girmeyeceğim.Benim hayatım tertemiz şehitlerden daha değerli değil ‘

Anlaşılıyor ki birileri arap coğrafyasının baharı görmesine yol vermiş lakin yazı yaşamasına müsaade etmemişti..

Eğilmeden, bükülmeden hak yolundan ayrılmadan halkının lideri olmanın bedelini ödeyen Mursi şöyle haykırıyordu zindanlardan;

‘Bu haklarımın bedeli için benim kanım akacaksa ben hazırım, vatan uğruna canımı kolayca veririm. Allah her şeye kadirdir. Kimse sizi aldatmasın, sakın tuzaklara düşmeyin ‘

Zindanlarda geçen 6 yıllık çileli mücadele geçen günlerde yine bir mahkeme salonunda son buldu. Son buldu Mısırlıların kendi istikbalini tasarlama hayali.. yarım kaldı demokrasi adına atılan tüm adımlar..

Esatların ve sisilerin hükümranlıklarının gölgesinde karardıkça karardı afakı Arap milletinin.. geriye şu soru kaldı..Arapça konuşan milletler için rejim neydi?

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner90