Pkk'nın büyük bir güç ve stratejik üstünlük kazandığı sözde "Çözüm Süreci" hakkında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ATO Congresium'daki 4. Esnaf ve Sanatkarlar Şurası'nda açıklama yaptı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, süreç boyunca ülkemizin güneydoğusunda "defacto devlet" kuran Pkk'nın eylemlerini görmezden gelerek akla ziyan bir açıklama yaptı. Ülke gerçeklerinden bu kadar uzak, yanılgılar içersinde nasıl böyle bir açıklama yapabildi bunu kestirmek çok güç. Konuşmasının sözde "Çözüm Süreci" ile ilgili kısmında;
"Bu işin çerçevesi, sınırları, marjı bellidir. Bu bir pazarlık, taviz, alma verme süreci asla değildir. Silahlar bir kenara konulacak, ne mesele varsa konuşarak, uzlaşarak, siyaset zemininde çözüme kavuşacak. Bunun dışında hiçbir yola, hiçbir yönteme Türkiye Cumhuriyeti asla fırsat vermez, zemin vermez, imkan da vermez." şeklinde bir açıklama yapan Erdoğan Pkk'nın güneydoğuda pek çok şehrimizde stratejik üstünlüğü elegeçirdiği gerçeğini milletten saklıyor. Güneydoğuda şehirlerimizi birbirine bağlayan yolları kimi zaman barikatlarla keserek, kimi zaman hendekler kazarak ulaşıma kapatmasını yine bu yollar üzerinde ilerleyen araçları durdurarak polis-jandarma gibi kontrol yapmasını hiç mi duymadı acaba!
Bölgeden gelen haberlere göre polis pekçok şehirden adeta çekilmiş! Polisin çekildiği bölgelerde Pkk'nın şehir yapılanması devreye girerek otorite kurmuş! Şehir içleri de dahil şehirlererarası yollarda araçları durdurup sorgulama yapıyor. Pekçok şehirde mahkeme bile kurduğu basında yeralan haberler arasında! Pkk'lı elebaşılarından biri Kandil'den açıklama yapıyor: Polis tutuklama yapmaya kalkarsa biz de kendi güvenlik güçlerimiz ile karşı tutuklamalar yapacağız! Güneydoğu şehirlerinden birinde Pkk alenen ilanla Kandil'e eleman temin etmek için sahaya çıkmış. Güpegündüz terörist arıyorlar!
Ve tüm bu kaos ortasında son nokta:
Pkk, Cizre ve Silopi'de özerklik ilan ediyor!
Tüm bunlar şaka değil. Hepsi olan şeyler... Çözüm Süreci adı altında bu ihanetler yaşanıyor malesef ülkemizde. Tüm bu korkunç olaylar AKP'nin ülkeye yaşattığı otorite boşluğunun doğal sonucu. Bir ülkenin başındaki adamın tüm bu korkunç olaylar, ihanetler olurken "taviz vermiyoruz" demesi ise bu milleti aptal yerine koymak değil de nedir?
Pkk, süreç boyunca kendini güçlendirmek için her türlü adımı atarak adeta zafer üstüne zafer kazanıyor. Her adımda kendine avantaj sağlıyor. Bundan birkaç yıl önce duysak "hadi ordan bu da olur mu?" diyeceğimiz olaylar teker teker gerçekleşiyor. Sürece başlarken Pkk'nın ön şart olarak öne sürdüğü "Öcalan'a özgürlük, güneydoğuda özerk Kürdistan devleti" hedefi aşama aşama gerçekleşiyor malesef. Tüm bunlar olurken devleti yöneten basiretsiz siyasi kadronun "artık analar ağlamıyor, kan dökülmüyor" diyerek milleti uyutmaya çalışması da Pkk'nın ekmeğine yağ sürmekten ibaret! Sanki sırtından vurularak kahpece şehit edilen askerler bizim askerlerimiz, bizim polislerimiz değil!
Türkiye için tehlike çanları daha şiddetli çalıyor. Ülkemiz felaketin eşiğinde. Dört tarafımız iç savaşlarla yangın yerine dönmüş durumda. planı derinden kurmuş siyonist odaklar etrafımızdaki korkunç savaşı ülkemizin içine sokmak her yolu deniyorlar. 77 Milyon ekonomik anlamda bitmiş tükenmiş zaten. Ahlak ve maneviyat bilinçli bir şekilde çökertiliyor. Gençliğimiz uyuşturucu ve kötü alışkanlıkların pençesine düşürülmüş. Ülkemizi yöneten siyasi irade, Türkiye'nin içinde bulunduğu bu vahim tabloyu okumaktan, okuyup tedbir almaktan bihaber! Yolsuzluklar ülkenin her yanını sarmış. Sürekli duvara toslayıp kafasını, gözünü yaralayan körebelere döndük.
Nasıl çıkacağız bu işin içersinden?
Bu vahim tabloyu kim düzeltecek?
Ve en önemlisi 'Çözüm Süreci' parçalanma sürecine dönerken milletimiz bu gidişe çok geç olmadan dur diyebilecek mi?
Bunlar bugün olmadı ki.