banner102

Geçtiğimiz Pazar günü ve aynı zamanda Kurban Bayramı’nın da son günü Bağlarbaşı Kültür Merkezi’nde Saadet Partisi’nin bayramlaşma ve İstanbul milletvekili adayları tanıtım programı vardı. Bin 500 kişilik salon, bayramlaşmaya gelen Milli Görüşçülerle doldu taştı.

Büyük bir heyecana sahne olan salon, katılımcıların özellikle de gençlerin coşkularıyla tabiri caizse inledi. Birinci, ikinci ve üçüncü bölge milletvekili adayları sırasıyla sahneye davet edildi ve her gurup ayrı ayrı Genel Başkan Sayın Mustafa Kamalak’la hatıra fotoğrafı çekildi.

Her bölge milletvekili adaylarından temsilen iki aday konuşma yapmak üzere kürsüye davet edildi. Neredeyse bütün konuşmacıların buluştukları nokta Milli Görüşçüler olarak hep haklı çıkmanın üzüntüsünü yaşadıklarının altını kalın çizgilerle çizmeleri idi.

Başta Türkiye’nin en iyi Anayasa profesörlerinden biri olan Muhterem Genel Başkan Mustafa Kamalak, duruşu ve hitabetiyle örnek bir kişiliğe sahip İstanbul’da Milli Görüş’ün bayraktarı İl Başkanı Birol Aydın, Genel İdare Kurulu Üyesi İstanbul Efsane Eski İl Başkanı Sadrettin Karaduman, Milli Görüş Belediyeciliğinin Mimarlarından Eski Üsküdar Belediye Başkanı Yılmaz Bayat ve Eski Eminönü Belediye Başkanı Lütfü Kibiroğlu...

Haklı çıktıkları ve altını kalın çizgilerle çizdikleri konular oldukça stratejik öneme sahipti. Ne yazık ki bu stratejik konuların hapsinde de Türkiye ve İslam Âlemi ve hatta insanlık kaybetmişti ve kaybetmeye devam ediyordu. Bütün uyarılara rağmen ülkemizi idare edenlerin uyguladıkları stratejik hatalar yüzünden bugün ortaya çıkmış olan acı tablo, haklı olmalarının üzüntüsünü yaşamaları için yeter de artardı.

Özellikle Sayın Kamalak’ın vurguladığı ve hükümetin on üç yıldır yaptıkları uyarılara kulak tıkamalarından kaynaklanan İslam dünyasının yaşadığı acılar, hakikaten haklı olmanın acı üzüntüsünden başka bir şey olamazdı. Hatta yavuz hırsız ev sahibini bastırır misali uyarılarından dolayı AKP’lilerin Milli Görüşçüleri suçlamaları da cabası. O suçlamalar ise milletin gözünü boyamaktan başka bir şey de değildi.

Aman onlar ne de çirkef suçlamalar öyle. ‘Pis Batılıların dayattığı BOP projesine stratejik ortaklık hatta eş başkanlık, Müslümanların acı çekmesinden başka bir şey olmaz!’ uyarısına karşılık, Milli Görüşçüler; Saddamcı, Esatcı, Kaddafici olarak itham edildi. Ama gelinen noktada Milyonlarca Müslüman can verdi. Milyonlarca Müslüman kadının iffeti-namusu kirletildi, evsiz-barksız, dul kaldı. Bir o kadar da yetim kalan çocuk. Şimdi sersefil bir ümmet! Bu haklı çıkışa üzülünmez mi?

Haklı çıkılan ve akabinde üzülünülen yüzlerce belki binlerce uyarılar... Tabii Milli Görüşçülerin işi uyarmak ve haklı çıkışın üzüntüsünü yaşamak değil elbette ki!.. Öğleyse ne? ... Milli Görüş’ün ve Milli Görüşçülerin yeniden iktidara gelmesi ve geçmişte olduğu gibi yeniden haklı çıkmanın gururunu yaşamaları gerekir.

İşte bunun için de programda konuşanların altını kalın çizgilerle çizdikleri bir başka hususta Milli Görüşçülere verilen mesajdı. Yedi Haziran seçimlerinin meclisteki dört partinin tutarsızlığı nedeniyle bir Kasım’da yenilenecek olmasından ötürü Milli Görüş’e olan ihtiyacın daha da önem arz ettiği ve bundan dolayı Saadet Partisi’nin iktidara gelmesinin elzem olduğu vurgusuydu.

Saadet Partisi’nin iktidar olma gerekliliği için daha nice nedenler var... Bunun için Milli Görüş’ün kırk altı yıllık mazisine bakmak yeter. Biz, bir kelimeyle ifade edersek, Saadet’in bu seçimler için kullandığı sloganla ‘TERTEMİZ’ Biz, bu kadarla özetlemiş olalım ama siz yine de  araştırmanızı yapın.

Tabii her zaman olduğu gibi bu seçimlerde de Saadet’in adayları Milli Görüşçülere haklılığın gururunu yaşatacak isimlerden oluşuyor. Genel idare kurulu üyeleri: Ali İhsan Gündoğdu, Mustafa Kaya; MÜSİDER Genel Başkanı Arsan Ateş; İlçe Başkanlarından Neşet Çevik, Şair Şahin, Abdullah Akçay; işadamları, avukatlar, mühendisler, eğitimciler ve daha niceleri... Hepsi de bütün insanlığın kurtuluşu için mücadeleyi ibadet kabul etmiş engin tecrübeye sahip insanlar.

Son söz: ‘1 Kasım’da haklı çıkmanın haklı gururunu hep birlikte yaşamak için millet olarak hep birlikte SAADET demeliyiz.’

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Yahya Alper 2015-10-01 21:22:38

Sayın yazar ; bu kadar kötü olan ve bütün bu acıların müsebbibi olan ( !!! ) AKP ile neden ortaklık kurma ihtiyacı hissedildi. Pazarlıklarda nelerde anlaşılamadı da AKP ile ortak seçime girme projesinden vaz geçildi ? Yüzde 2 oy potansiyeli ile 20 milletvekili alma düşüncesi hangi aklı evvelliğin ürünüydü ? Samimi Milli Görüşçülere bu ortaklık gerçekleşseydi hangi cevabı verecektiniz ?

banner90