banner102

Amellerde/ yapılan her türlü işlerde ihlas /Allah rızası olmayınca o işte hayır yoktur. O işin ne dünyada ne de ahirette karşılığı yoktur. Çünkü gösteriş ile ve Allah için yapılmayan  işe Allah  bereket  vermez.

Aksesuar Müslümanlığı derken neyi kast ettiğimizi biraz da bu zaviyeden anlatmaya çalışalım. Fransızca bir kelime olan “Aksesur”  herkesin bildiği manasının yanısıra, kelimenin asıl ruhunu ifade eden mana : Bir aletin çalışmasına katkı sağlamayan ancak bambaşka bir yararı dokunan nesneye de aksesuar denir. Teferruat, ayrıntı ikinci derecedeki unsur olarak da mana  verilmektedir. Ben bu kelimeyi azıcık değişime tabi tutarak ak/sesuar olarak ve kelimenin asıl bu ikinci yönü ile kritik etmek istiyorum.

Türkiye'de yaşayan Müslümanlar ve de siyaset yapanların durumları büyük ölçüde bu anlamlarla örtüşmektedir. Bizim siyasilerimiz konuştukları zaman mangalda kül kalmıyor. Ancak söz konusu icraat olunca iş değişiveriyor. Dindar nesil yetiştiriyoruz, okullarda din ve ahlak dersi koyduk diye öğünenlere, şu Ramazan ayında bunca insan neden oruç tutmuyor, Trabzon gibi inançlı insanların (Anadolu'nun her yeri öyledir) yaşadığı bir şehirde Ramazan ayının geldiği belli olmuyorsa dediğinizde kem küm etmeye başlıyorlar. Dindar nesil yetiştiriyoruz diyenlere soruyorum şu sokağın hali nedir.? Allah aşkına, nineye bakıyorsunuz gayet güzel tesettürlü bir şekilde giyinmiş, gelin dekolte, torun ise evden giyinmeden çıkmış adeta. Bu mu dindarlaşma!.? Evet bir takım aksesuar Müslümanları da görmekteyiz ve her geçen gün bunların sayıları artmakta. Özellikle genç bayanların bu giyim tarzını aile büyüklerinin nasıl kabul edebildiğine şaşırmamak elde değil. Sözünü ettiğimiz bu kızlarımızın başlarında en lüksünden bir türban, kıçlarında ise insanın kapalı yerde bile giymekten haya ettiği streç tabir edilen pantolon gibi birşey. Elbette o çok meşhur güneş gözlükleri de takılacak ki çaktırmadan manzarayı temaşa edenleri görebilsinler. İşte bu tarz giyinenler başlıktaki manaya uygun düşen Ak/sesuar Müslümanları olarak tanımlıyorum. Tıpkı bu iktidar döneminde gümüş yüzük takan amir ve memurların artması gibi. Aksesuar.. günün şartlarına göre takınılan birobjeden öteye geçmeyen takılar. Bu, siyaseten de böyle. Mavi Marmara vurulduğunda yükselen tansiyon nedeniyle sayın Bülent Arınç,kimse bizden savaşa gireceğimizi beklemesingibi garip bir cümle kurmuştu. Neden sonra.. onlara göre işler yatışınca ardından sırası geldi, sn. Tayyip bey,aslında mavi Marmara olayı savaş sebebiydi diyerek ak/sesuar Müslümanlığının gereğini yapmıştı. Günün şartlarına göre değil, günü kurtarma adına icra edilen / konjönktürel siyaset ve Müslümanlık. İsterseyahudisermayesi olsun başımın üstünde yeri var diyen zihniyet şimdilerde Facebook gibi paylaşım sitelerindeyahudimallarını boykot çağrısı yapıyor. Bu ne büyük bir tezat. Bu zihniyetin yaşadığı ikilemlerin hiç bir mantıklı açıklaması olamaz. Sadece  korku ve şüphelerle siyaset yapılmaz. Ey Müslüman uyan artık. Ne kadar yozlaşsan da, ne kadar batıla benzesen de, bu yılıAvrupa birliği yılıilan etsen de sonun değişmeyecek. Yangın büyüyor ve yaklaşıyor. Uyan ve kendine, aslına dön, başka çaren yok. Korkunun ecele faydası yok. 
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner90