Al işte başbakanın siyaseti buysa vatandaş ne yapsın!
Diyor ki Zat-ı Muhterem Zevat-ı Başbakan, “PKK, ‘hayır’ dediği için, FETÖ, ‘evet’ dediği için biz, ‘hay-‘ diyecekti ki son anda şarj olmaya başladı ve “FETÖ ‘hayır’ dediği için biz ‘evet’ diyoruz.” dedi.
...
Şimdi yani bu siyaset mi sizce (?)
Bu ne Allah aşkına, bu ne ha bu ne?
Kalite denen bir şey var...
Nerede kaldı Allah aşkına seviyeli siyaset?
Milletin Meclisi’nin kürsüsü bit pazarına döndü be!
‘Gel vatandaş ucuz ucuz siyasetlerim var!’ diyor adam, alkış tufanı kopuyor.
‘batan geminin malları bunlar...’ diyor, alkış tufanı kopuyor.
‘bedava anayasamız var...’ diyor alkış tufanı kopuyor.
‘yüzde yüz sivil...’ diyor alkış tufanı kopuyor.
İyi de adam ne diyor, bir dinlesene be adam.
Sen, sen değilsin ki... Sen milletin vekilisin. Orada sana oy vermiş yüz binleri temsil ediyorsun.
Tabii o baştaki Zat-ı Muhterem Zevat-ı Başbakan’ın sorumluluğu daha da fazla. Çıkıp orada milleti aptal yerine koymak için mi seçildiler acaba?
Kendinize gelin arkadaşlar, bu iş böyle yürümez. Siz hangi milletin zürriyetisiniz? Ecdadınız kim? Hangi dine mensup olduğunuzu hatırlatmaya gerek var mı acaba?
Hesap var, hesap...
Her gün bir kâtil ziyaret eder oldu bu ülkeyi. Baş kâtil arayıp duruyor Sayın BOP eş başkanını...
‘One munite’den geldik, bakan düzeyinde çıban başı devleti ziyarete...
Ne oluyoruz Allah aşkına! Yok mu çıkıp hakikatleri anlatacak birileri bize de içimize su serpecek? Yok mu bu memleketin sahibi?
Nerde bu Millet? Neredesiniz ey Milletimiz!
İslam coğrafyası alev alev yanıyor. Biz ise ‘evet’ ‘hayır’ kavgasına tutuşmuşuz.
Yüce Allah’ın adaletini bir kenara bırakmış; serseri, aymaz, gammaz, ayyaş, serkeş, arsız, hırsız Batılıların dayatmalarıyla memleket yönetiyoruz.
Yoo arkadaş bu böyle olmaz, bu işler böyle yürümez...
Yırtık çok büyüdü. Bu yırtık artık yama mama tutmaz. Ne yeni anayasa ne de baba yasa.
Bu işin bir tek çözümü kaldı ki o da sadece ve sadece bizim öz be öz kendi değerlerimizi bilen, savunan, önemseyen; gammazların dayatmasına aldırmayan, İslam birliğini, İslam ülkeleri savunma paktını, İslam ortak pazarını ve de nihai olarak II. Yalta Konferansı’nı gerçekleştirecek olan; ülkemizin gerçek sahipleri, Milletimizi hiçbir zaman aldatmamış, devasa kalkınma hamleleriyle ülkemizi şaha kaldırmış Milli Görüşü iktidar ve bizden olan Milli Görüşçüleri yöneticilerimiz olarak seçmemiz...
Bu hususta geç kalınmıştır ama ‘zararın neresinden dönülürse kârdır’ anlayışıyla bunu yapmak zorundayız.
