Bitmez tabi. Çünkü paralel. Paralellerin birbirleriyle buluşmaları ise sonsuza kadar imkânsız. Yani paralel yapı dedikleri yapının derinliklerine ne kadar inerlerse insinler, hiç bir noktada ne bir şey bulabilirler ve ne de görebilirler. Çünkü AKP’de paralelin paraleli. Aslında indikçe kendi rezilliklerine bulaşıyorlar.
Aralarına kara kedinin girdiğinin seneyi devriyesi. Bir yıldır paralel yapının ininde henüz bir şey yok. Ne in var ne de cin. Polise polisi yakalattırıyorlar, hakime savcıyı tutuklattırıyorlar. Bunların tamamı düzmece. Millete adeta bir gerilim filmi izletiyorlar.
Tencere dibin kara, seninki benden kara… Kendileri güya şeffaflarmış (da!) gibi görünmeye çalışıyorlar. Rezilliklerini ise başkalarının kirli çamaşırlarıyla örtmeye çalışıyorlar. Kendi kirlilerini nereye kadar saklayabileceklerse? Saklasınlar bakalım. Neticede kirli. Eninde sonunda çıkar kokusu. Tabi Mahkemeyi Kübra’ya da kalabilir. Sormak lazım; bir dünya paranız olsa, bütün makamlar sizin olsa acaba Cennet’ten bir yaprak satın alabilir misiniz?
Peki, birbirlerinin elbiselerini yıllardır giyiyorlardı, ona ne demeli? İnlerine ineceğiz diyorlar. “Peki, yani senelerdir beraber o inlerde değilmiydiniz?” diye soruyorsunuz, tık yok. Ne oldu? Niye duymazdan geliyorsunuz? Madem gizli inleri vardı da niçin onca senedir çıkmadınız oradan? Ha! Şimdi arkadan hançerlendiniz öğle mi? Eğer öyleyse yani onların geçmişleri karanlıktıysa, siz de zaten onlarla beraberdiniz? Peki, bundan ne sonuç çıkarmak lazım?
Ey Millet! Şimdi bakın bunlar birbirleriyle can ciğer kuzu değiller miydi? Tıpkı Beşar Eset’le oldukları gibi. Peki, ya sonuç ne? Kara yılan Amerika girdi değil mi? Şimdi kanlı bıçaklılar. Peki ya şimdi Suriye ne durumda? … O komşumuzdu ve belki çok da canımız yanmadı. Ama bu öyle mi? Bu öyle değil. Bu başka. Burda biz bizeyiz. Amerika yılanı ise durmadan kaşıyor. Neyse ki insanımız sağduyulu. Allah beterinden saklasın!
Ey Millet; sakın ha ne AKP zihniyetine ve ne de onların paralel dediklerine aldanmayın! Her ikisi de gammaz batılıların projesidir. Onların ipiyle daha fazla kuyuya inmeyin. Dipsiz o kuyu. Belki bana kızıyorsunuzdur ama bizler kardeşiz. Amerika yılanı dünyayı zehirleyip duruyor. Peki ya bunların hangisi o yılana bir toz konduruyor? Sakın ha siz siz olun adımınızı sağlam atın! Sonra dövecek diz bulamayız bilesiniz!..
Ey Millet! Yıllarca Ergenekon ve Balyoz safsatasıyla sizi oyalayıp durdular. Birlikte yürütmediler mi bütün o işleri? Peki ya şimdi Ergenekon nerede? … Ya Balyoz? … Yok, değil mi? Arkadaş, yıllarca onca adamı içeride yatırdınız. Peki, ne oldu sonra? “Özür dileriz yanlışlık oldu!” Yok, canım sevsinler yalanınızı! Ufak atın da kuşlar yesin.
Tabi o adamlar da yemedi. Ne mi yaptılar? … Estiler, gürlediler. “Yakarız, yıkarız.” dediler. Bu defa bunlar da köşeye sıkışınca: “Biz yapmadık, paralel yaptı.” dediler. Yok öyle arkadaş! Delikanlıysan sonuna kadar sözünüzün-özünüzün arkasında dur. O da olmuyor değil mi? … Olmaz çünkü onun için feraset lazım. O da maalesef siz de yok.
Ha şimdi de çırpınıyorlar. ‘Bu bataklıktan nasıl kurtuluruz.’ diye. Onun çaresini arıyorlar. Olmadı kendileriyle başkalarını da sürüklemeye çalışıyorlar. Çamurlarını şimdi de Milli Görüş’e sıçratmaya çalışıyorlar. İşte orada durun. Kırdığınız ceviz kırkı aştı. Daha fazla ileri gitmeyin. Sizin gücünüz Milli Görüş’e çamur sıçratmaya yetmez…
Sağda solda Milli Görüş’e paralelci diyip duruyorlar. Yok Milli Gazete şunu yazdı, bunu yazdı… Yok tv5 şunları şunları söyledi… Yok Kamalak şöyle şöyle dedi… Siz paralelcimizsiniz? diye orda burda laf atıyorlar, dedikodu yapıyorlar.
Hadi oradan!... Hadi oradan!... Milli Görüş ne paralel olur ne de paralelci. Ağzınızdan çıkanı kulağınız duysun!.. Milli Görüş, 40 yıl once neyi savunduysa bugün de onu savunuyor. Milli Gazete, 40 yıl önce de hakkı yazdı, bugün de öyle. Mustafa Kamalak, dün ne dediyse, bu gün de o. Milli Görüşçüler, ne hak bildikleri yoldan saptılar ne de Rahmetli Erbakan Hocaları’nın kemiklerini sızlatacak bir iş yaptılar. O ancak AKP zihniyetinin işidir.
Milli Görüş için AKP ile Paralel dediğiniz zihniyet arasında hiç bir fark yoktur. İkisi de Amerikancı ikisi de işbirlikçidir. Milli Görüş, ne yüce dinimiz İslam’ı Tahrif etmek isteyen diyalogcuların yanında olabilir. Ne de Medeniyyetler ittifaki gibi bir safsatayla top yekün dinimizin, kültürümüzün, medeniyetimizin, tarhimizin tarumar edilmesine ortak olan AKP zihniyetinin yanıda olabilir. Milli Görüş, her zaman hakkın ve haklının yanında olarak, tüm insanlığın bütün bu çirkinliklerin içerisinden kurtulması mücadelesini veren bir zihniyetin adıdır. Milli Görüş, ana kucağıdır, baba ocağıdır.
Ey Milletim! Oyun içinde oyun var. Sakın ha bu oyuna gelme!..
Madem oyun içinde oyun var. Niye AKP ye geçenler Milli Görüşü ilk durak olarak kullanıyor. AKP ye geçince dinsiz mi oluyor. Öyle karalamayla olmaz. Size göre bunlar cennete de giremez. Size göre Milli Görüştü olmayan boş adamdır. Ölü adamdır. Peki ahirete çalıştınız da, bu dünyada neyiniz var insanlık adına. Sallamak kolay.. Olmuyor. Olmuyor.