Mübarek ay yine kapımıza kadar geldi. Allah’ın (CC) büyük bir ikramı olarak bu mübarek günleri yaşıyoruz. Dünyanın kaos, kan ve zulümle inim inim inlediği bir ortamda huzur ve rahmet ikliminden faydalanmak, soluklanmak, kana kana içmek sıkıntılarımıza ve yaşadığımız toplumsal problemlere mutlaka faydalı olacaktır.
Kaybettiğimiz değerlerimize dönmek için, bizi biz yapan kimliğimizi yeniden kazanmak için altın bir fırsat bu. Zulümle kavrulan dünyada “acaba ne ne yapabilirim?” deyip düşünmek için güzide bir zaman dilimi Ramazan.
Gazetelerde yine iç acıtıcı bir haber var. Myanmar isimli Uzakdoğu Asya ülkesinde budistler organize bir şekilde Müslümanlara saldırıp soykırım yapıyorlar. Kadın-erkek, çoluk-çocuk demeden vahşi hayvan sürüleri gibi saldırıp, katlediyorlar. Kadınlara tecavüz ediliyor, erkekler topluca kurşuna diziliyor. Yaklaşık 1 aylık zaman dilimi içersinde 20 bini aşkın Arakanlı müslüman katledildi, 90 bini aşkını ise mülteci durumuna düşerek komşu ülkelerine sığındı.
İslam dünyasının 100 yıldır süren “kanlı çilesi” devam ediyor. Bu gidişle de durmayacak gibi. Hristiyan ve Yahudilerin yanı sıra artık putperstler dahi dünyada Müslüman görmeyi kabullenemiyor. Dünyanın batısından doğusuna kadar hemen her yerde müslümanlar katlediliyor.
Müslümanlar daha ne kadar bu çileye sabredecek?
İslam dünyası daha ne kadar bu savruluşları yaşayacak?
Hiç mi dur diyemeyeceğiz bu kahpe düzene?
Hep sineye mi çekeceğiz bu katliamları?
Arakan’da yaşanan katliamlar sonrası Türkiye’de hükümet yöneticilerinden BM’nin olaya el atması çağrılar yapılmış. Güler misin, ağlar mısınlık bir durum? BM, daha 20 yıl önce Avrupa’nın göbeğinde Bosna-Hersek’te yaşanan müslüman soykırımına sessiz kalmamış mıydı? Hollandalılardan oluşan BM askerleri sırf Sırplar, daha kolay soykırım yapsın diye Srebrenitsa’dan çekilmemiş miydi? Sırplara daha rahat soykırım yapması için imkan veren batı uygarlığının! Sömürge organı BM, Arakan’da yaşanan soykırıma hiç ses çıkarır mı Allah aşkına!
Bizim hükümet yöneticilerimiz 700 yıl boyunca sürekli savaştığımız, kurtuluş savaşı verdiğimiz batıdan medet umacağına biz ne yapabiliriz de bu mazlumlara yardım edebiliriz diye düşünmeleri gerekir. Burada yapılacak olan iş bellidir. Ünceliği Müslümanlar arasında işbirliği ve dayanışma olan D-8 Türkiye tarafından derhal harekete geçirilmelidir. D-8 Barış Gücü oluşturulup Arakan gibi müslümanların onur ve haysiyetlerinin çiğnendiği coğrafyalara asker gönderilmelidir.
Üözüm budur…
Tek çözüm budur…
Ramazanınız mübarek olsun….
Kaybettiğimiz değerlerimize dönmek için, bizi biz yapan kimliğimizi yeniden kazanmak için altın bir fırsat bu. Zulümle kavrulan dünyada “acaba ne ne yapabilirim?” deyip düşünmek için güzide bir zaman dilimi Ramazan.
Gazetelerde yine iç acıtıcı bir haber var. Myanmar isimli Uzakdoğu Asya ülkesinde budistler organize bir şekilde Müslümanlara saldırıp soykırım yapıyorlar. Kadın-erkek, çoluk-çocuk demeden vahşi hayvan sürüleri gibi saldırıp, katlediyorlar. Kadınlara tecavüz ediliyor, erkekler topluca kurşuna diziliyor. Yaklaşık 1 aylık zaman dilimi içersinde 20 bini aşkın Arakanlı müslüman katledildi, 90 bini aşkını ise mülteci durumuna düşerek komşu ülkelerine sığındı.
İslam dünyasının 100 yıldır süren “kanlı çilesi” devam ediyor. Bu gidişle de durmayacak gibi. Hristiyan ve Yahudilerin yanı sıra artık putperstler dahi dünyada Müslüman görmeyi kabullenemiyor. Dünyanın batısından doğusuna kadar hemen her yerde müslümanlar katlediliyor.
Müslümanlar daha ne kadar bu çileye sabredecek?
İslam dünyası daha ne kadar bu savruluşları yaşayacak?
Hiç mi dur diyemeyeceğiz bu kahpe düzene?
Hep sineye mi çekeceğiz bu katliamları?
Arakan’da yaşanan katliamlar sonrası Türkiye’de hükümet yöneticilerinden BM’nin olaya el atması çağrılar yapılmış. Güler misin, ağlar mısınlık bir durum? BM, daha 20 yıl önce Avrupa’nın göbeğinde Bosna-Hersek’te yaşanan müslüman soykırımına sessiz kalmamış mıydı? Hollandalılardan oluşan BM askerleri sırf Sırplar, daha kolay soykırım yapsın diye Srebrenitsa’dan çekilmemiş miydi? Sırplara daha rahat soykırım yapması için imkan veren batı uygarlığının! Sömürge organı BM, Arakan’da yaşanan soykırıma hiç ses çıkarır mı Allah aşkına!
Bizim hükümet yöneticilerimiz 700 yıl boyunca sürekli savaştığımız, kurtuluş savaşı verdiğimiz batıdan medet umacağına biz ne yapabiliriz de bu mazlumlara yardım edebiliriz diye düşünmeleri gerekir. Burada yapılacak olan iş bellidir. Ünceliği Müslümanlar arasında işbirliği ve dayanışma olan D-8 Türkiye tarafından derhal harekete geçirilmelidir. D-8 Barış Gücü oluşturulup Arakan gibi müslümanların onur ve haysiyetlerinin çiğnendiği coğrafyalara asker gönderilmelidir.
Üözüm budur…
Tek çözüm budur…
Ramazanınız mübarek olsun….
Sn. Değirmen siz söylediğimi anlamadınız. ben alaycı konuşmanıza sitem ediyorum. yoksa başkası hakkındaki görüşünüz umrumda değil. doğruysa gıybet, yanlışsa iftira etmiş oluyorsunuz. Herşeye hazırlıklısınızdır inşallah. Hürmetler.