banner102

Dünyanın gözleri Suriye’ye kilitlendiği bir zamanda, Müslümanların dikkatlerini dağıtmak ve farklı bir mercie çekip oynadıkları oyunu daha rahat oynamalarına zemin hazırlamak için Mısır karıştırıldı.

Darbe ile karıştırılan Mısır, bir anda dünyanın gözlerini üzerine çekti ve Suriye bir anlık ta olsa unutuldu. Daha doğrusu Suriye karıştırılmadan önce unutturulan diğer İslam topraklarındaki zulümler, Suriye ile unutturulmuş ve zulmün çok yönlü olduğunu gizleme adına, sadece bir yer gösterilmeye çalışılmıştır. Bunu da başaran Siyonist ve Haçlı zihniyetler, kendilerini arka planda tutup oyunlarının aktörlüğünü Müslümanlara! vermişlerdir.

Siyonist ve Haçlı zihniyetlerin oyununa gelip silahlanan ve kandırılan Müslümanlar birbirlerini öldürdüğü gibi, izleyici rolünde olan biz Müslümanlar da, aktörleri görmezden gelip oyuncuların iyi veya kötülüğünü tartışıyoruz. Hatta o kadar oyuna kapılmışız ki, baş aktörlerden oyucuları terbiye etmesini istiyoruz.

Bu durum şuna benziyor: Yaşlı anneannem, televizyondaki bir filme bakarken, öldürülene acıyor öldüreni lanetliyordu. Onu uyarıp, ‘Anneanne bu izlediğin filmdir, gerçek değildir’ diyordum. O da bana ‘iyi ama öldürüyor ya görmüyor musun’ diyordu.

Bizim halimiz de aynen anneannemin hali gibidir. Bize ‘Kardeşim bu oyundur ve bu oyunu oynayanlar Müslümanları kandırıp kolay lokma yapmaya çalışıyorlar. Bunu yapmak için de, bizi birbirimize düşman etmeye çalışıyorlar. Biz birbirimize düşüp dağılınca da bizi kolay lokma gibi yiyecekler’ diyorlar. Biz ise ‘İyi ama öldüreni de görüyorum, öldürüleni de’ diyoruz. Evet, bizim gördüğümüz bir realiteydi fakat Hak değildi! Realite bize gösterilendir, Hak ise gösterilenin arka planını görüp işin aslını öğrenmektir.    

Realiteye kanıp Hakk’ı görmeyenleri terbiye ediyorlar!

Bu terbiyenin en son şekli de,  Mısır’da yapılan darbe sonrası Rabia'tül Adeviye meydanında toplanan Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi taraftarlarının ortaya koyduğu R4BİA işareti oldu.

Bu terbiye öyle bir terbiye ki; bir anda sağcısının, solcusunun, Alevi’sinin Sünni’sinin, Laz’ının, Çerkez’inin, Kürt’ünün, Müslüman’ın, Hristiyan’ın hatta birtakım Yahudi’nin dahi kullandığı simge haline geldi. Bu durum,  sanki dünya bir vücut olmuş zalimlere karşı mücadele ediyor havasını estiriyor!

Evet bu işareti, samimi şekilde Müslümanlara yapılan katliamları kınamak ve karşısında olduğunu göstermek için yapanlar var. Bunlara sözüm yok, fakat bu işareti, iyi niyet veya kötü niyetli olarak kullanıp, ağzından kan kokusu gitmeyen zalim vampirleri, bu zulme dur demeleri için göreve çağıranlar var. Bunların yaptığı en büyük akılsızlık değil mi?

Aynı akılsızlığın en büyüğünü, bu işleri yapan yöneticileri bir Musa(A.S.) gibi görüp peşlerine takılanlar yapmıyor mu?

Senin evinde çocukların kavga ettiği zaman, sana düşman olan komşunu, çocukları ayırmak için çağırıyor musun?  Yoksa kendin ayırmaya çalışıp, ayıramazsan sevdiklerinden! yardım mı istiyorsun?

Yoksa senin sevdiğin, o kan emici vampirler mi?

Maalesef Müslümanlar, R4BİA işareti ile tek vücut olduklarını zannedip! daha derin uykuya dalmışlardır. Oysa, Mısır'ın Rabia'tül Adeviye meydanında toplanan Müslümanlar, bu işareti zafer için yaptılar. Zafer Müslümanların zaferi iken, nasıl oluyor da kan emici vampirler ellerini ovuşturmaya başladı.  Yoksa R4BİA işareti ile uyuduğumuzu mu fark ettiler?

Evet, bizler bu işaretleri Müslüman kardeşlerimize destek için yaparken, bizim desteklediğimiz yöneticiler, şuursuzca ellerini ovuşturan vampirlerin ellerine kaşıkları, özür dilerim kaşık az gelir kepçeleri verip Müslümanları yemeleri için başlarında hizmetkâr gibi bekliyorlar. Bizde ‘vay be ne kadar mütevazı, alçakgönüllü ve hizmetkâr liderimiz! varmış’ diyoruz.

Biz ne kadar büyük aptalmışız ki, hasta çocuğumuzu biz tedavi edeceğimize kan emici vampirin eline verip yemesini istiyoruz!!! 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
murat küçükibrahimoğlu 2013-09-11 00:00:12

kardeşim tebrik ediyorum,çok güzel bir yazı.

banner90