Adem babamıza ve onun şahsında gelecek nesline (insanlara) kıyamet sabahına kadar geçerli olan ilahi uyarı! "Sakın şeytanın peşinden gitmeyin, çünkü o sizin apaçık düşmanınızdır." (Bakara 208)
"Ey insanoğlu; ben size demedim mi şeytana uymayın (itaat etmeyin). Bu sizin apaçık düşmanınızdır. (Yasin 60)
Şeytan önce Adem babamıza tanıtılmış, onunla olan mücadelesinden; düşüncesi, yaklaşım metotları, aldatma taktiklerini, gurur ve kibri sebebiyle Rabbinin emrine muhalif davranış ve görüşlerini, kendi soyunu (ateşi), Adem'in (A.S.) soyundan (topraktan) üstün görerek soyculuk davasının ilk fikir babası olduğunu gelecek nesillere öğretiyor. Ayrıca şeytan ve şeytanlık misyonu, hem insanlar hem de cinler tarafından yürütülebileceğini bizlere haber veriyor Rabbimiz.
Cinni şeytanların insanların üzerinde propaganda yoluyla (vesvese ile) teklif ve telkinlerle akıllarını karıştıracak bir yol ve yöntemin dışında, insana musallat olup onu zorla istikametten çevirecek bir gücü ve kuvveti yoktur.
Yalnız, insanlardan şeytanlık misyonunu yürütebilecek şeytanın uşakları, ellerine geçirdikleri güç ve kuvvetle insanları zorla isyana davet edebilir, içki içtirebilir, faiz yedirebilir, baş örtülerini açabilir, kendisiyle bir araya gelmesi yasak olan kadın ve erkeği bir ortamda zorla tutabilir!, eğitebilir. Giyinmiş çıplaklar olarak dolaştırabilir. Kendi arzu ve isteklerine karşı çıkanları terörist ilan edip hapsedebilir!, öldürebilir. Mallarına el koyabilir, nesillerini tehdit edebilir, yurtlarından çıkmaya zorlayacak savaşlar çıkartabilir. namuslarını zorla kirletebilir..
Bütün bu hukuksuz düşünce ve fiillerine, fikirlerine meşruiyet kazandıracak, dünya kamuoyunu yaptığı işin doğruluğuna zorlayacak bir takım resmi kurum ve kuruluşlar oluşturabilirler.
Şeytan, Rabbimizin emrine diklenip itiraz ortaya koyduğunda lanetlenmiş ve Rahmetten kovulmuştur. Lanetlenen şeytan Allah'tan kendisine müsaade yapılmasını ve mühlet verilmesini talep eder. Kendisine müsaade edilince şöyle ant içer.
"..Yemin ederim ki, kullarından belli bir pay edineceğim." demiştir. (Nisa 118)
"Onları mutlaka saptıracağım, muhakkak onları ümitlendirip boş kuruntulara boğacağım.." (Nisa 119)
İblis: "Senin mutlak kudretine and olsun ki, onlardan ihlasa erdirilmiş olanlar müstesna, hepsini mutlaka azdıracağım" dedi. (Saad 82-83)
Şeytan kendi düşüncesine yani Allah Zülcelal'in sözlerine karşı çıkarak başka bir söz söyleme, başka bir hüküm koyma, başka bir kural beyan etme gayretine, (para, makam, ihale vb gibi) vaatlerle ümitlendirip, saptırdığı uşaklarından kendi sözüne bağlılık konusunda sadakat beklemektedir.
Sadakat konusunda yeterli güven vermeyen şahsiyetlerin yerine başkalarını taşıyarak, onlara imkanlar sunarak hedeflemiş olduğu tüm yeryüzü insanlığını ifsat etme ve sözünü iktidar etme gayreti; tüm iletişim imkanları, görsel ve yazılı basın, eğitim kurumları, kadın, cinsellik, içki, kumar ve moda destekli kültür istilası yanında siyasi, askeri, ekonomik ve psikolojik etkenlerde kullanılarak cebren ve hile ile hedefine ulaşma gayretindedirler.
Bu batıl ve sapık hedeflere maşa olsun diye resmiyet kazandırılmış birtakım uluslararası kurumlarla rahat bir şekilde hedefe ulaşmayı amaçlamaktadırlar.
Gerçekleştirmek istedikleri yeryüzü hakimiyeti hedeflerinde tüm insanlar bir hayvan olarak görülecek ve bütün emekleri bu şeytan düşüncesinin iktidarına faiz yoluyla aktarılacak!
Mülkün sahibi Allah Zülcelal'in dışında herkes konuşabilecek, görüş beyan edebilecek, lakin Allah Zülcelal konuşamayacak! Allah Zülcelal'in ne söyleyip söylemediği değil, şeytan ve uşaklarının ne söyleyip söylemediği meşruiyet ölçüsü olacak.
Böylece herkes Allah Zülcelal'e kulluk mahkumiyetinden(!) kurtulup şeytan ve uşaklarına, modaya uyarak ve nefsi ne istiyorsa onu yaparak özgürleşecek!!.. Yaşasın özgürlük!
"Böylece biz her peygambere insan ve cin şeytanlarını düşman kıldık, (bunlar) aldatmak için birbirlerine yaldızlı sözler söylerler (fısıldarlar).." (En'am 112)
Özgürlük maskeli yaldızlı kelimelere dikkat!
Müslüman için özgürlük, eşittir Allah Zülcelal'e kulluktur.
Devam edecek..
