banner102
 Daha önce de ‘Teknoloji insanlığa çelme takıyor’ diye bir makalemiz olmuştu. Ancak bu teknolojinin kırdığı ceviz bini aştı. Onun için bu hamur daha çok su götürür.

Faydası yok mu, var. Var ama bir genelleme yapıldığında bırakın faydalanmayı insanlığın çoğunu adeta zillete maruz bırakıyor.

Peki, neden böyle? Neden teknoloji bir taraftan sözüm ona hayatı kolaylaştırıyorken öte yandan bu denli vahşileşiyor?

Evet, neden?

...

Köroğlu’ya atfedilen ‘Delikli demir icat oldu, mertlik bozuldu.’ diye bir özdeyiş vardır.

Bolu Beyi’nin haksız yere gözlerine mil çektiği babasının intikamını almak için dağlara çıkan Köroğlu, aslında mert ve yiğit bir halk ozanıdır. Efsaneye göre halka zulmeden Bolu Beyi’ne karşı isyan bayrağını açmış ve tabiri caizse bir eşkıya çetesi kurmuştur. Esasen amacı, Bolu Beyi’nin zulmüne dur demektir.

Ancak bir zaman sonra tüfeğin icat edilmesiyle birlikte ne mertlik kalır, ne yiğitlik. Önüne gelen yol keser, racon keser, adam öldürür. Artık adalet arsıza, hırsıza emanet. Vel-hâsıl insanlık yerini iyiden iyiye zalimliğe terk eder. Netice itibariyle Köroğlu da çeteyi dağıtır...

Mertliğin, yiğitliğin temeli o günden mi bozuldu orasını tam olarak bilemem ama bugün bu ibarelerin lügatte dahi yer almadığını iyi biliyorum. Bugün bırakın mertliği, insanlıktan, medeniyetten, adaletten dahi neredeyse söz edemez duruma geldi insanlık.

Geriye dönüp şöyle bir bakıyor da insan; telefon icat edilmiş metlik yara almış, radyo-televizyon icat edilmiş metlik yara almış, gazete-dergi icat edilmiş metlik yara almış, sinema-tiyatro icat edilmiş metlik yara almış... Kısacası teknoloji insanlığın önüne hangi kolaylıkları servis etmişse sinsi bir şekilde de toplumun ahengine dinamit koymuş.

Günümüze bakıyoruz, bugün şu teknoloji denen vahşi canavar çıldırdıkça çıldırmış durumda. İşi gücü insanlık ayıbı işlemek, İşi gücü katliam yapmak, işi gücü insanlığa sefalet yaşatmak, işi gücü ar, namus, haya duygularını rafa kaldırmak...  Yerin dibine batasıca inşallah!.. İnsanı insanlık rotasından çıkaracak teknoloji varsın olmasın.

Bugün internettir, sosyal medyadır, efendim facebooktur, twitterdir derken güya hayatı kolaylaştıracak, güya insanlığı huzura kavuşturacak...

Neredee!..

Bir zamanlar hayatın çilelerinden, verdiği stresten yorulan, ‘keşke dağda bir çoban olsaydım da bunca rezillikten uzak olsaydım’ derdi. Şimdi dağdaki çobanın elinde akıllı telefon, faceden canlı yayın yapıyor.

Evet, iletişimin bunca kolay olması kötü bir şey değil elbette. Ancak, bununla kalsa. Bu internet meretinde yer alan müstehcenlikler, rekor üstüne rekor kırıyor. Toplumda ne ar kalıyor ne haya...

Peki çözüm ne? ...

Çözümü, teknolojiyi üretip, servis edenlerden beklemek, herhalde saftoriklik olur.

Çözüm aslında hem kolay, hem zor.

Yani hemen her şeyde olduğu gibi iş gelip eğitime dayanıyor. Teknolojiyi insanlığa faydalı hale getirmek de ondan faydalananların yararlı bir şekilde kullanmaları da eğitimle direk alakalıdır.

Burada görevin büyüğü, teknolojiye yön verenlere düşüyor. Tabii aslında siyasi otoriteye... ‘Milli irade, Milli güç’ gibi söylemlerle bu işler çözülmüyor.

Şimdi laf zamanı değil, herkes bir an evvel aklını başına alıp şu teknolojiyi canavarlıktan kurtarma çaresi üretmelidir. Artık bayıltılacak mı ayıltılacak mı orasını ben bilemem... 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner90